Everest’e tırmanmadım hiç ya da kimse beni kaçırmadı, bir Hollywood filminde de oynamadım. Pulitzer Ödülü kazanmadım. Kanseri de yenmedim. Ayrıca oldukça huzurlu bir çocukluğum oldu ama ben de yaşadım ve yıllar içinde, burada sizinle paylaşmak için bir sürü şey topladım. Birçok hikâye yazdım.
Her şeyi kaybettiğini sanırsın ama gerçek aşk hep ordadır.
Emily Wilson yirmilerinde hayatının zirvesindedir. Yazdığı kitap çok satmıştır, tanınan bir eşi vardır ve hayatı mükemmel gidiyordur.
Bu kitabı yazarken, karakterlerimin peşinden en etkileyici kafelere, güzel balkonlara ve canım Paris manzaralarına gittim. Bu seyahatte Montmartre’nin basamaklarına tırmandım, Rue de Cler pazarındaki renkli görüntülere hayranlıkla baktım, küçük ara sokaklardaki gizli kafelerde espresso yudumladım. Hepsi unutulmazdı.
Mavi kelebeklerin hikâyesini bilir misiniz? Mavi kelebekleri her yerde göremezsiniz. Oldukça nadir görülürler. Sabah uyandığınızda, "Bugün mavi kelebekleri görmeye gidiyorum," diyemezsiniz.
Kamelyalar, çok fazla ilgi çekmeyen çiçeklerdendir. Bu çiçekler, güller kadar sevilmiyor. Lale veya zambaklara yaptığımız gibi, kamelyalarla geçmişe dalıp gitmiyoruz.
Sarah Jio, her kitabında olduğu gibi, aşk hikâyesini, geçmişi ve gizemi birlikte harmanlayarak içinizi ısıtacak, okuduktan sonra kolay unutamayacağınız bir roman sunuyor.