Bilgeliğin sadece sözde ve soyut bir tavır olarak kalmaması, aksine günlük hayatımızın bir parçası ve yaşam pratiğimizin bir değeri olması gerektiği düşüncesiyle yola çıkan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Bilgelik Psikolojisi 1-2 adını verdiği iki eserle 21. yüzyılın en temel değeri olarak gördüğü bilgeliği masaya yatırıyor.
“Rasyonel İnanç, Spinoza’nın Yanılgısı ve Evrimin Evrimi” alt başlığını taşıyan Bilgelik Psikolojisi 1 kuantum sonrası dönemde bilimin ulaştığı veriler ışığında inancın rasyonel akılla nasıl da ortak temellere dayandığını, Higgs Bozonu-Tanrı Parçacığı tezinin bilimsel temelini, Yaratılış ve Evrim ikilemi gibi konular eşliğinde bugün gelinen noktada bilimin yaratılışı hesaba katmasının bilimsel etik açısından bir zorunluluğa dönüştüğünü kanıta dayalı verilerle aktarıyor.
“İyi, Doğru ve Güzeli Bulma Sanatı” alt başlığını verdiği Bilgelik Psikolojisi 2 ise Batı’nın Pozitif Psikoloji olarak tanımladığı bilgelik öğretisinin orijinal kökenlerine atıfta bulunarak ego-ben kavramlarına bilgelik temelli bir bakış getiriyor. Bilgeliğin dinamiklerine, aile, toplum ve liderlik konuları özelinde pratik hayata aktarılmasına ve tasavvufla bağına dair kapsamlı bilgiler sunuyor.
Küresel ölçekte bir pandeminin hüküm sürdüğü gezegenimize adalet ve barışın hakim olması için, aklın rehberliğinde, vicdan ve hesap verebilirlik kavramlarının eşliğinde bir bilgelik paradigmasına ihtiyaç olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Bilgelik Psikolojisi 1-2 adlı çalışmasında teori ve pratiği bir araya getirerek yüzyılımıza çare olabilecek bir teklif sunuyor.
Editörün görüşü
Türkiye’de psikiyatri dünyasına nörobilim alanında yaşanan gelişmeleri ilk aktaran isimlerden biri olan Nevzat Tarhan, bu kitapta bilimin son gelişmeleri ışığında içinde bulunduğumuz yüzyılın en temel ihtiyacı olan bilgeliğin izini sürüyor. Küresel adalet ve barış için bilgeliğin şart olduğunu ileri süren Tarhan, özellikle kuantum sonrası dönemde bilimin sunduğu verilerle Yaradılış teorisi arasındaki benzerlikleri göstererek akılla kalbi bir araya getiren bir bilgelik anlayışına nasıl ulaşılabileceğine dair kanıta dayalı öneriler sunuyor.
Bu kitap neden önemli
“Din bilimleri ile fen bilimlerinin sentezi mümkün mü?” sorusuna cevap mahiyetinde bir bölümle açılan kitapta, tanrısız bir etik anlayışını ileri süren Spinoza ile ilgili bir değerlendirme, beyin ve ruhsal deneyimler, bilimin yaratılışı hesaba katması, Higgs Bozonu-Tanrı Parçacığı tezinin bilimsel temeli, Yaratılış ve Evrim ikilemi gibi nispeten zor konularla devam ediyor. Bilgeliği; iyi, doğru ve güzeli bulma sanatı olarak tarif eden yazar, çalışmayı tamamlayıcı mahiyetteki ikinci kitapta da nasıl karar verdiğimizin ve kontrol duygumuzu nasıl yöneteceğimizin, iç ve dış kontrolü sağlama becerilerimizle bilimsel birikimlerin, iyi-doğru-güzel paradigmasının “İyilik Bilimi” olarak ortaya çıkışının ve bilgelik öğretilerinin analizini yapıyor. İkisi bir arada okunduğunda bilimsel verilerin ışığında kanıta dayalı bir bilgelik öğretisi ortaya çıkıyor.
Yorumlar
Henüz yorum yok.